“Çarıklı Vahap” derdim ben ona. Hazır cevaplılığının yanı sıra, konuşmalarında yaptığı esprilerle içinde bulunduğu topluluğun ilgi odağı olurdu. Ceketinin yakasından CHP rozetini hiç çıkarmazdı. Soranlara Cenab-ı Hakk’ın Partisi’nden (Kendisine göre CHP’nin açılımı) olduğunu söylerdi. Rahmetli İsa Küçülmez Anavatan Partisi’nden “ANAP” Belediye Başkanı olmuş Vahap Ağa yorum yapıyor: “Kaportası ANAP, motoru CHP.” Çünkü İsa Küçülmez belediye başkanı olmadan önce sol yandaşlı birisiydi.
Bir Kadir Gecesi Vahap Ağa sabaha kadar namazını kılar, duasını yapar. Sabah kalkar, naylon örtü altına diktiği kabaklara, patlıcanlara bakar. Naylon örtüyü kaldırıp şöyle bir bakar. Kabaklar, patlıcanlar boynunu bükmüş yardım ister gibi mahzun mahzun Vahap Ağa’ya bakmakta. O gece don olmuş. Örtü altı bütün kabaklar, patlıcanlar donmuş. Vahap Ağa çaresiz ellerini havaya kaldırır, “Yarabbi sabaha kadar senin için namaz kılıp duamı yaptım, acelen neydi? Hiç olmazsa bir gün sonra gerçekleştirsen bu don olayını olmaz mıydı?”
Yeni yılın çok ağır zamlarla gelmesi, bana rahmetli Kargıcaklı Vahap Vahapoğlu’nun sabaha kadar dua etmesinin ardından bahçesindeki sebzelerinin donması karşısındaki çaresizliğini anımsattı. Her yeni yıl bir umuttur. Bu iktidar daha yeni yıla girmeden insanların umutlarını söndürdü. Ne olurdu bir gün daha bekleseniz. İnsanlar yeni yıl sevicini yaşasalardı. Aceleniz neydi?
SİYASİ ARENA
Siyasi arenada şüphesiz birtakım tartışmalar yaşanır ama demokratik bir ülkede Cumhurbaşkanı çıkıp Ana Muhalefet liderine, “Dürüst değil, kalibresi bozuk, cins, cibiliyeti bozuk” diyemez. Dememeli. Ana muhalefet liderine, Cumhurbaşkanı tarafından yapılan bu hakaret, herhangi bir Avrupa ülkesinde yaşansaydı, kamuoyunun vereceği tepki nasıl olurdu acaba? Hayal bile edemiyorum. Kılıçdaroğlu yine terbiyesini bozmadı. “Güzelce dinlen, ilaçlarını sakın ihmal etme, üzmesinler seni. İyi yıllar.” Anlayana daha ne desin adam?
Avam Kamarası’nda kadın milletvekili, Churchill’e dönerek, “Sarhoşsun, dahası, aşırı sarhoş” der.
Winston Churchill kürsüye çıkar, kadın milletvekiline hitaben, “Sen çirkinsin ve dahası sen aşırı çirkin. Ben yarın ayık olacağım ama sen yine de aşırı bir şekilde çirkin olacaksın” diyerek kürsüden iner.
Siyasi arenada yaşananlar, tarihe not olarak düşüyor. Tarihin yaprakları arasında yerini alıyor. Yarınlarda torunlarımız bunları okurken dedelerinden utanmasınlar. Halk arasında yaygın kullanılır: “AĞZINDAN ÇIKANI KULAĞIN DUYSUN.”