Yenidoğan döneminden ergenliğe kadar her yaşta rastlansa da sıklıkla 2-5 yaş arasındaki çocuklarda görülüyor. Genetik olduğu kadar çevresel faktörlerin de lösemiye yol açtığı, hatta çocuklarda genetik, yetişkinlerde ise çevresel faktörlerin daha etkili olduğu düşünülüyor. Tıbbi gelişmelerin her geçen gün hızlandığı ve daha etkili tedavi sonuçları verdiği günümüzde erken tanı ve doğru tedavi ile çocukluk çağı lösemisinde yüzde 75; akut lenfoblastik lösemide ise yüzde 95 oranında iyileşme sağlanıyor.
Pek çok belirti var!
Löseminin, kemik ya da kan hücrelerinin kontrolsüz şekilde çoğalma ve bölünmesi sonucu ortaya çıkan, hayatı tehdit eden önemli bir hastalık.
Löseminin halsizlikten ateşe dek pek çok belirtisi var. Nedeni bilinmeyen uzun süreli ateş, çabuk yorulma, halsizlik, kol ve bacak ağrıları, vücudun ağız, diş, burun gibi farklı yerlerinde oluşan ve iyileşmesi zaman alan küçük kanamalar, dışkıda ve idrarda görülen kan, karaciğer, dalak ve lenf bezlerinin büyümesi varsa anne babaların vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurması gerekir.
Kanamaya dikkat!
Löseminin belirtileri, diğer bazı hastalıkların belirtilerine çok benziyor. Kanama bunlar arasında farklı ve en dikkat çekici belirtilerden biri. Bazen cilt altı dokusunda, bazen diş ve damaklarda kanamaya rastlanıyor. Nedeni ise, trombosit sayısının lösemi nedeniyle düşmesi. Çünkü lösemi, kan hücrelerini olumsuz etkilediği için vücudumuzda kanamayı durdurmakla görevli trombosit sayısının hızla düşmesine ve dolayısıyla kanamalara, cilt altında oluşan kanamaların da morluk şeklinde görünmesine yol açıyor.
Bu sorulara yanıt arayın
Lösemiye bağlı kanamaların sık rastlandığı bölgelerden biri, bacaklar. Bacaklarda görülen morlukların çok önemli olduğunu ancak bu morlukların dizin üstünde olmasının daha önemli.Diz altındaki morluklar yaramazlık ve dikkatsizlik anlamına gelse de diz üstündeki morluklar hastalık habercisi olabilir.
Özellikle 2-12 yaş arasındaki oyun ve okul çağındaki çocuklarda çarpma, düşme sonucu oluşsa da diz üstündeki yumuşak dokuda bir morluk gördüğünüzde, aşağıdaki sorulara yanıt arayın. Bir ya da bir kaçına evet diyorsanız, hemen bir uzmana başvurun. İşte morluklarla ilgili yanıtlamanız gereken sorular:
1. Morluklar dizin üstünde mi?
2. Sayıca fazla mı?
3. Çarpma sonucu mu yoksa kendiliğinden mi oluşuyor?
4. Fazla büyük ve koyu renkli mi?
Lösemiye, basit bir kan sayımı ile tanı konuyor
Hemotoloji uzmanının çocuğu muayene etmesi ve yapılacak basit bir kan sayımı ile pek çok hastalığın oluşmasına veya ilerlemesine engel.
Eğer gerekiyorsa kemik iliğinin incelenmesiyle tanı konuluyor. Vakit kaybetmeden tanı konulması halinde lösemi hastaları, tipi ve risk grubuna göre 2 ila 3 yıl süren bir tedavinin ardından iyileşip gündelik hayatına dönebiliyorlar. Günümüzde tıbbın hızla ilerlemesi, kan hastalıklarının ve özellikle löseminin tedavisindeki başarıyı çok artırıyor. Çocukluk çağı lösemisinde genel olarak bu oran yüzde 75, akut lösemide ise yüzde 90’ın üzerinde. Buradaki en önemli nokta, hastanın erken teşhis edilmesi ve sonrada da iyi bir tedavi görmesi. Erken teşhiste anne babaların dikkatli bir gözlemci olmaları ve şüphe uyandıran durumlarda bir uzmana başvurması hayati önem taşıyor.