Onlar duymadı ama ben içimden onlarca kere tekrarladım durdum neden durdumsa.
Tok ne bilsin açın halinden...
Tok ne bilsin açın halinden...
Tok ne bilsin açın halinden...
Evet, nerden bilsin tok açın halinden, hem neden bilsin ona ne? Aynen böyle, yetkililer ülkeyi idarede edenler yani iktidar, doğrudan “siz açsanız bana ne diyor” kendi halkından gördüğü o en aşağıdakilere...
Kendi halkından gördüğünü öylesine söyledim “onlar o en aşağıdakileri kendi halkından görmüyorlar” görseler bu kadar acımasız bu kadar adaletsiz olurlar mıydı?
İnsanları bu kadar çaresiz bırakırlar mıydı yaşı yetmişe seksene varmış insanlar ile böyle dalga geçerler miydi, onları kendilerine yakın görseler?
Açlık sınırı on dört bin lira deniyor... En ilkel sadece çaresizlikten evlerin bile kirasının 12 bin lira 15 bin lira olduğu şimdilerde Sayın Cumhurbaşkanımız bakanları dalkavuk taraftar gazeteciler yazarlar televizyoncular ve kimi çıkarcı akademisyenler alkışlıyorlar bu gelişmeyi...
Utanmadan sıkılmadan sabah akşam gece gündüz “emekli maaşı şöyle, emekli maaşı böyle konuşuyorlar” hele Cumhurbaşkanın dokunmasından söz edişleri var ya, insanın Allah sizi nasıl bilirse öyle yapsın veya o emekliler gibi yapsın, çaresiz bıraksın diyesi geliyor...
Hep vermekten söz ediyorlar, Cumhurbaşkanımız verdik diyor, sözcüleri verdik diyor, iktidar yanlısı gazeteciler yazarlar vermekten söz ediyor, sanki kendi ceplerinden kendi hisselerinden vermiş gibi...
İnsana özellikle yoksullara mazlumlara yukarıdan bakmak onları ezik görmek her gün daha çok olmaya devam ediyor...
Ülkenin Cumhurbaşkanını halkının bir kısmına bu kadar yukarıdan bakması onları maraba görmesi değersiz muamelesi yapması doğrusu çok canımı acıtıyor...
Yapma bayım, yapma Cumhurbaşkanım diye feryat edeyim bağırayım geliyor aklıma kimi zaman, kimi zaman ağlasam mı diyorum...
Bağırsam duyar mı, ağlasam görür mü diyorum da / sonra kendini yorma kendini rezil etme artık onlar aşağıdan ses uymak istemiyorlar...
Güç makam mevki sahiplerinin hiç birinin böyle bir derdi yok şimdilerde diye kendimi teselli ediyorum...
Mesela bu kentte Belediye Başkanına sıradan bir sesini duyurabilir mi, varsıl birini dinlediği gibi dinler mi yoksul birini...
Dinlerken gözünde sevgi merhamet olur mu diye düşündüm, Rabbim günahımı bağışlasın...
Evet, yeni inşa edilen düzen de kimsenin sesini duymuyor, kimse kimsenin sesine kulak vermiyor... Ve hiç kulak vermiyorlar aşağıda gördüklerinin sesine...
Yani kısacası bu düzen tokların düzen, ondan dedim büyük harflerle TOK AÇIN HALİNDEN BİLMEZ” diye...
İtirazı olan varsa sesini yükseltsin...