Alanya’da ‘gece moturcuları’ diye tabir ettiğimiz kanı kaynayan, yerinde duramayan, ayakları yere basmayan zibidi gruplarından oluşur!!
Ayarında, işinde gücünde olup evden işe, işten eve gidenleri tenzih ederim!!
Lakin öyle bir zibidi grubu var ki sanayide hurda motosikletlerden toplanıp yeniden icat edilen sinek diye tanınan motosikletlerle cadde üzerinde sağa sola zıramana sekerler bunlar. Yalnız gezmez, yanlarında birkaç motosikletli beraber ava çıkarlar. Sabaha kadar bir kamyon sövmeyi hak ederler. Egzozu söküp patlatanı mı ararsın, ara gaz çekip çoluk çocuğu yataktan uyandıranı mı sorarsın? Ulan bu ses bu el kadar motosikletten nasıl çıkıyor diye düşünüp, kafa yorup zamanını boşa harcatanı mı sorarsın…
Bu zibidiler genelde grup halinde gezerler. Birkaç motosikletli yolda önlerine bakarak değil, birbirleriyle lak lak döverek gezerler. Ulan ne cesaret? Bir şey de olmuyor. Tirik gibi bir ora, bir bura sıçrıyorlar. Yolda, kaldırımda falan görürseniz hemen en yakın yere çömelin. Gitmelerini bekleyin. Çok tehlikelidir, tepenize çıkabilirler lakin arkada yarım yamalak oturmaya çalışan bir karşı cins varsa motosikletin gücü nedense iki katına çıkıyor. Motosiklet bile yakalanan avın farkında. Yırtınıyor, kendinden geçiyor. Egzoz kıpkırmızı oluyor. Aman Yarabbiii…
Bir ara birine sordum. "Ulan, bunu tek teker havada kullanabilir misin?" dedim gülerek cevap verdi: "Abi arpam, yolum iyi olursa iki tekeri bile havada kullanırım." Tövbe Yarabbim…
Ne kask var ne plaka var ne de motosikletin emniyette bir kağıdı küreği var. Sinek diye tabir edilen bu motosikletler bu şekilde kullanıldığı sürece sadece sürücüsünü ve arkadakini mutlu eder. Harici bunları gören herkes ağzını bozar.
