Yıllardır tartışılır, yapay gıdalar, sahte ürünler….
Ürünün birisinin yapayı üretilmiş,
diğerinin içinde katkı maddesi çıkmış,
bir başkasında süresi geçmiş gıdalar… Nasıl ortaya çıkmış?
Gıda denetiminde veya üründen numune alındığında.
Eğer doğru ise, bunları yapanlar bizim vatandaşımız değil mi?
Bu ürünleri yapanları devlet makamları, tespit etmezse/edemezse ne olacak?
Tabi ki insanlarımız sağlıksız beslenmeye, zarar görmeye devam edecek.
Toplumda yaygın kanaat olarak denetimler, cezalar, caydırmalar konuşulur.
Konunun gözden kaçan bir başka yönü ise, insani ve ahlaki yönü.
Yine failimiz birey.
Yapanlar veya yaptırılanlar da denetleyenler de bireyler…
Zarar görenler de aynı toplumun bireyleri.
Yasaya uygun olmayanı yapmayacak, yaptırmayacak bireyler yetiştirebilsek;
sorun hiç olmasa, olmaz mı?
Bu güzel topraklarda, güzel şeyler konuşsak olmaz mı?
Çocuklarımızı; hakkı hukuku bilen, başkasına zarar vermekten kaçınan,
ahlaklı bireyler olarak yetiştirebilsek bu sorunlar daha az olmaz mı?
Değilse; daha çok polisiye olaylar, suç-ceza konuşmaya devam ederiz.
Her şeyin sağlıklısı, ahlaklı, eğitimli ve başarılı bireylerle mümkün olur.
Ama sanırım en çok ihtiyacımız olan;
Ailede, okulda, mahallede, sokakta, eğitimde, sağlıkta, günlük hayatta;
her zaman, her yerde ve her işte,
Ahlak, ille de ahlak…
