2020 Mart ayı tüm dünyada kabus şeklinde başladı. Küresel salgın haline gelen pandemi milyonlarca insanın hayatını kabusa çevirdi. Kimi sağlığını kimi parasını kimi hayatını kaybetti. İki sene boyunca aşı çıkana dek acılar yaşandı. Aileler yok oldu, iflaslar alıp başını gitti. Hortlayan enflasyon, kıtlık ve sağlık savaşları insanların psikolojik anlamda yıkılmasına sebebiyet verdi.
Sene 2022. Yine bir mart ayı. Bu sefer, “21. Yüzyıl’da bu da olur mu?” dediğimiz soğuk savaş yüzünü gösterdi. Tam da Omicron geldi, vakalar azaldı, maskeler çöpe gitti. Rahat bir nefes alalım derken, birileri yine çomak soktu. Ukrayna ve Rusya arasında savaş başladı. Yine sefalet, yine acı, yine parasal sorunlar, yine sağlık sorunları vs. Sadece bu iki ülke değil, nükleer platformlardan ötürü tüm dünya diken üstünde. Senaryoda değişen tek şey bu sıkıntının aşısı yok. İki liderin ortak bir noktada buluşması, el sıkışması lazım. Yoksa acılar dinmeyecek. Olan masumlara oluyor. İki sene arayla dünyada, “Yok artık, ne alaka. Bu da olur mu dediğimiz” iki şey oldu. Çok şaşırmamak lazım. Bunda para baronlarının parmağı olduğu kesin. İki olayda hem savaşta hem salgında insan eli var. Çekin artık elinizi insanlığın üzerinden. Doymadınız mı?
