Polikistik Over Sendromu (PKOS) yumurtalıklarda milimetrik boyutlu çok sayıda kist görünümüyle karakterize bir hastalıktır. Esas olarak adet düzensiz- liği ile kendini gösteren bu durum vücut genelinde erkek tipi tüylenme, sivilce oluşumu ve kilo artışı gibi şikayetlere de yol açabilir. Türkiye’de her 5-7 kadından birini etkileyen bu hastalığa erken tanı konmasında toplumsal farkındalığın artması çok büyük önem taşımaktadır.
1. Bu belirtilerle kendini gösterebiliyor!
Polikistik Over Sendromu’na ait en sık jinekolojik belirti ve bulguları; adet düzensizliği, erkek tipi tüy- lenme, sivilce oluşumu ve erkek tipi saç dökülmesi. Tüm bu belirtiler, hastalığın altında yatan en önemli mekanizma olan androjen yüksekliğine bağlı geliş- mektedir. Hastalığa ait belirtiler önemsenmeyip, hekime başvurulmadığı takdirde bulguların daha da artması kaçınılmaz olmaktadır.
2. Risk faktörlerine dikkat!
3. En çok bu şikayetlerle hekime başvuruluyor
Polikistik Over Sendromu’na yönelik toplumsal far- kındalığın az olması hekime başvurunun da ötelen- mesine ve tedavinin geciktirilmesine yol açabiliyor. Hastalığın yol açtığı şikayetler sıklıkla erkeklik hormonu olan androjenin yüksekliğine bağlı adet dü- zensizliği, erkek tipi tüylenme ve sivilce oluşumunda artış şeklinde kendini gösteriyor. Bu semptomların hepsi bir arada olabileceği gibi farklı kombinas- yonlarla karşımıza gelebiliyor. Hatta bazen glukoz veya kolesterol yüksekliği, obezite gibi metabolik sıkıntılarla Dahiliye polikliniğinden de tarafımıza yönlendirilen hastalarda ultrasonda PKOS görüntüsü ile tanısını koyabiliyoruz.
4. Anne olmayı engelleyebiliyor
Yumurtalıklarda yan yana dizilmiş küçük kistlerle seyreden Polikistik Over Sendromu’nun hamile kalmanın önünde engel teşkil edebilir.Çoğu hasta yumurtlama sorunundan kaynaklı infertilite dedi- ğimiz hamile kalma sürecinde yaşanan zorluklar dolayısıyla hekime başvuruyor. PKOS’a bağlı infertili- te yönteminde öncelikle başka nedenlerin varlığını araştırıyoruz. Ardından kadının yaşı ve diğer eşlik eden durumlar da göz önünde tutularak aşılama veya tüp bebek tedavi sürecini uyguluyoruz.
5. Tedavide yeni nesil yöntemler
Tedavinin esasını kilo kaybı ve sportif aktivitenin oluşturduğunu vurgulayan Kadın Hastalıkları yapılan araştırmalar; yaşam alışkanlıklarında yapılacak olumlu değişikliklerin de hamile kalmanın önündeki engellerin tedavisinde büyük rol oynadığını göster- mektedir. Böylelikle semptomlar çok hafiflemekte ve hatta herhangi bir tedaviye gereksinim kalmamakta- dır. Ancak buna rağmen sıkıntılar devam ederse ilaç tedavisine, en sık olarak da doğum kontrol haplarına başlanmaktadır. Geçmişte cerrahi yöntem uygulansa da günümüzde bu yaklaşım çok tercih edilmemek- tedir. Medikal tedavi hekim kontrolünde ve uzun soluklu kullanılmalıdır.