Eskiden ileri yaşlarda ortaya çıkan sağlık sorunları, kötü beslenmenin etkisiyle artık daha genç yaşlarda görülebilmektedir. Y kuşağının kolorektal kanser riskinin, 1950'de doğanlara kıyasla iki kat daha fazla olduğu Journal of the National Cancer Institute dergisinde yayımlanan bir çalışma tarafından belirtilmiştir.
Stres, değişen yaşam tarzı alışkanlıkları ve uyku problemleri gibi faktörlerin vücutta hastalıklara yol açabileceği bilinmektedir. Sağlıklı ve iyi bir yaşam, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı ifade eder. Beslenme, bu sağlık faktörleri üzerinde önemli bir rol oynar. Dünya genelinde beslenmeye bağlı risk faktörlerinin yılda 11 milyon ölüme yol açtığı tahmin edilmektedir. Genetik faktörleri değiştirmek mümkün olmasa da, beslenme ve bazı yaşam tarzı alışkanlıklarıyla kanserden korunmak mümkündür. Günlük beslenme alışkanlıklarında en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmek önemlidir. International Journal of Epidemiology dergisinde yayınlanan bir çalışma, yeterli sebze ve meyve tüketiminin kalp krizi, felç, erken ölüm ve kanser riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Kolon kanseri, genç yetişkinler arasında artmaktadır. Dünya genelinde neredeyse her yaşta kanser vakalarının artış gösterdiği bilinmektedir. Beslenme, birçok kanser türü üzerinde %10 ile %70 arasında etkiye sahip olduğu araştırmalarla gösterilmiştir. Kolon kanseri, genetik ve çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıkan bir hastalıktır. Yüksek vücut ağırlığı, kolorektal kanser riskini artırırken, bu kanserlerin sadece %5'inin aşırı kiloya bağlı olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, değişen bağırsak mikrobiyomununerken yaşta kanser oluşumunda etkili olabileceği belirtilmektedir. Journal of the National Cancer Institutedergisinde yayınlanan bir çalışma, Y kuşağının (1981-1996 doğumlular), 1950'de doğanlara kıyasla iki kat daha fazla kolorektal kanser riskine sahip olduğunu ortaya koymuştur. Bu nedenle kolon kanseri taramalarının yaş sınırının 50'den daha genç yaşlara indirilmesi tartışılmaktadır.