Ne yazacağımı, ne söyleyeceğimi bilemiyorum demeyeceğim. Daha dün akşam, “Bunca konuyu nasıl, nereden buluyorsun?” dedi bir arkadaş birlikte olduğumuz iftar sofrasında... Eğer derdin gerçeklerden söz etmekse, derdin hak, hukuktan, adaletten söz etmekse, derdin sistemin karanlık yüzünden söz etmekse her an bir konu ile karşılaşıyorsun...
Dert edinmişsen ülkenin talan edilmesini, şehirlerin talan edilmesini, hakkın, hukukun talan edilmesini ve dinin talan edilmesini...
Evet, itiraz edenler çıkarsa oturup konuşmaya varın, ülkede en çok din talan edilmiştir, önüne gelenin dinden, dinin hükümlerinden söz ettiği bir zaman... Hayatında namaz kılmamış, camiye uğramamış, bir hak söz söylememiş, bir açın karnını doyurmamış, bir yoksul evine uğramamış kişilerin “bana göre” diye dinden konuşmaya, din adına ahkâm kestiği en karanlık zaman.
Din Allah’ındır ve sadece O konuşur, sadece O’nun konuştuğuna kulak vermeli, O’nun söylediklerine inanmalı, iman etmeyi seçen bir kişi... En azından başkalarından dinlediklerini bir de Allah’tan dinlemeyi seçmeli, hem de tek başına kalbiyle, aklıyla baş başa kalarak...
Evet, iyi olmadan iyi görünmek bir münafıklık alametidir...
Bunu dillendirmemin nedeni “eskiye göre daha çok artık bir hastalık halini” almıştır bu işler insanlarımızın çoğunda... İyi olmadığı halde kendini iyi gösterme çabası, hayır sahibi olmadan kendini hayır sahibi göstermeye çalışması, yoksulları görmezden geldiği halde, yoksula yardım eder gibi yapması...
Doğrusu bu tavır insani, İslami bir tavır değildir benim baktığım yerden ve yüce kitaptan öğrendiğime...
İtirazı olanlarla oturup konuşabiliriz, daha doğrusunu birlikte buluruz eğer iyi niyetli insanlarsak...
Üstelik iyilik, hayır işleri, görünmeden, gösterilmeden, onun üstünde çok söz edilmeden yapılırsa gerçek hayır, geçek iyilik olur... Özellikle Ramazan günlerinde daha çok öne çıkıyor, bu gösteriş yarışları, iyilik adına hayır adına...
Ve en çok siyaset insanları yapıyorlar bunu, reklam yapmadan, yoksulun evine giden yardımları göstermeden hatta onu sosyal medyada yayınlamadan durulmuyor...
İtirazım bu tür davranışlara...
Sanki bu iyiliklerin hayırların yoksullara giden yardımların Allah rızası dışında başka hesaplar olduğu düşüncesinde oldum hep, Rabbim beni bağışlasın...
Biliyorum bu konuları gündeme taşımak riskli işler, bazılarının canını sıkmak işten bile değil...
Olsun...
Muradımız doğru bildiklerimizi söylemek, muradımız bir yanlışı düzeltmek, bu işler doğru kardeşler demek muradımız...
Allah için yapılan her eylem her iyilik her hayır veya din adına yapılan; Allah’ın buyurduğu gibi dinin öğrettiği gibi yapılmalı... Mutlaka gösterişten, reklamdan uzak olmalı ve asla incitilmemeli iyilik yapılan insanlar...
Ve asla hissettirilmemeli yardıma muhtaç bir insana, yardıma muhtaç olduğu...
Yapılan iyilikler başa asla kakılmamalı... Üzgünüm bazıları “Ben ona o kadar iyilik yaptım” diye başlıyor konuşmaya, işine gelmeyen bir şey ile muhatap olunca...
Unutmayın bir yoksulla bir ihtiyaç sahibi ile bir mazlumla buluşmak Allah ile buluşmaktır...
Çok selam ile...
