Evet, ey insan kardeşlerim eski günleri özle oldum, özlemekle ten öte, içimde hep bir hasret büyüyor eski günler için... Belki insanlar çok daha fakirdi, kimileri daha çok yoksuldu, ama insanlar daha çok insandı eskiden, evler sofralar daha bereketliydi...

Eskiden daha samimiydi insanlar, komşular dostlar akrabalar daha insanca davranıyorlardı birbirlerine...

Selamlar daha candan, nasılsın denilince daha candan Allah için dendiğinin farkında olurdun eskiden...

Bu kadar yalan söylemezdi insan eskiden, şimdilerde olduğu gibi kirli çıkarları yoktu insanların...

İnsanlar bu kadar ikiyüzlü bencil değildi, her daim bir ışık ulaşırdı insandan insana...

Tamam, böyle delicesine varsıl değillerdi, ama bereket dolu sözler edilirdi komşularda akrabalar arasında cami avlularında... 

Eskiden bereket kokardı sokaklar, kadınlarımızın elleri buğday, yürekleri sevgi aşk kokardı...

Anneler daha çok merhamet dolu bakarlardı oğullarına kızlarına eşlerine... Bu kadar çok dolap çevrilmezdi sokaklarda para servet için...

Eskiden babalar eve girince, ev ahalisi ayağa kalkar, baba oturmadan kimse oturmazdı...

Hürmet ve saygı denirdi bu davranışa... Büyüklere saygı göstermek ibadet yerine konurdu eskiden...

Ama şimdilerde?

Şimdilerde ne saygı ne hürmet ne edep kaldı diyeceğim kimse kızmasın... Kızlarımız oğullarımız ve gençlerimiz yeni bir dünya dalar ve bu dünyada yaşıyor olmayı saygısız olmayı her şeyi yapmayı medeniyet falan sanıyorlar, hangi kitaplardan öğrenmişlerse...

Yok, yok gençleri suçluyor değilim, onları ciddiye almayan onlara güzellik merhamet saygı edep ile dolu bir gelecek hazırlamayanlar yine bizleriz... Yani büyükler anneler babalar ve yetkililer...

Hatta devlet...

Ve sonra bu gidişe bu yok oluşa bu çürümüşlüğe özgür olma gibi saçma masallar ilave ediyorlar en yetkili olanlar bile, kimi siyasetçiler çok mutlu oluyorlar bu gidişe, neden oluyorlarsa...

İster kabul edin ister etmeyin, yeni neslin çoğunun Tanrı diye ahlak olgusu diye aile mefhumu diye bir şeyi ciddiye aldığı yok...

Ne yazık ki, önce büyükler anneler babalar yetkililer hatta devleti yönetenler umursamazlık sergilediler, kimseler sorumluluk almak gibi bir duygu taşımadı...

Bilerek herkes dedim, bilerek hepimiz hepimiz suçluyuz suçlusunuz demek istedim...

Ve bilerek bir oradan bir buradan sözler ettim, bu seçim kavgalarının seçim yalanlarının ortasında kalmamak ve daha çok kirletmemek adına temiz kalan yerlerimizi...

Sabahlara kadar yağmur yağsa da, çıksam sokaklara ıslansam ıslansam ve hiç duymasam Tayyip Erdoğan’ın ne dediğini, hiç duymasam Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne konuştuğunu...

Sıkılıyorum efendiler, sıkılıyorum içinde samimiyet olmayan sözleri duymaktan.

Siz sıkılmıyor musunuz?

Evet, eskiden bu kadar sıkıcı değildi yaşamak...