Geçtiğimiz günlerde bir kaza haberini öğrendik. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberinde yer alan ekibi helikopter kazasında hayatını kaybetti. Bu kaza haberi bir şok etkisi yaratmış olsa da İranlı kadınlar için bambaşka anlamlar taşıyordu. Zira İbrahim Reisi uygulanmasını istediği ahlak kuralları çerçevesinde Mahsa Amini 13 Eylül 2022’de hayatını kaybetmişti. Başörtüsünü kurallara uygun örtmediği için.

İranda 5 günlük yas ilan edildi. Ancak diğer yandan İranlı kadınlar için bayram günüydü adeta. Yıllardır İbrahim Reisi ve onun ahlak polislerine karşı sürdürdükleri var olma mücadelesi adına bu kaza büyük anlam taşıyordu. Yıllardır öldürülen, cezalandırılan ve küçük düşürülen kadınlar korkusuzca mücadele ederken ilk kez nefes alma şansı buldu.

Yüzyıllardır devam eden kadının var olma mücadelesi bu yüzyılda da devam ediyordu. Bazen kapalı kapılar ardında bazen de tam da sokağın ortasında kadınlar var olduklarını göstermeye çalışıyordu. Varlığını kabul ettirmeye çalışan kadın için, toplumsal cinsiyet eşitliği büyük önem arz ediyor. 6284 sayılı kanun olarak bizim kabul ettirmeye çalıştığımız, daha çok İstanbul Sözleşmesi olarak bildiğimiz bu kanun çerçevesinde düşünebiliriz. Elbette bizde kabul edilmedi bu kanun teklifi. Şaşırdık mı, hayır. Ancak şaşırmayı çok isterdik.

İrandaki kadın mücadelesinin yüzü haline gelen ve artık bir sembol olan Mahsa Amini’yi unutmamak gerekiyor. Her mücadelede öne çıkan isimler vardır. Mahsa Amini de İran kadın mücadelesinin amacını hatırlatıcı bir figür artık. Başörtüsünü kurallara uygun takmadığı için tutuklanan ve tutuklu olduğu süreçte şiddete maruz kalan, bu şiddet sonucu hayatını kaybeden kadın.

Bizde yok mu böyle kadınlar diye sorabilirsiniz belki de. Bizde öne çıkan figürden ziyade kocaman bir mezarlığımız var. Resmi kayıtlara göre şiddetten ölen kadınların anısına oluşturulmuş ‘’anıt sayaç’’ dijital bir mezarlık aslında. Geçtiğimiz yıl 409 kadın sadece bu nedenle hayatını kaybetti. Bu yılın yarısını henüz tamamlamadık ancak şiddet nedeniyle hayatını kaybeden 165 kadın var. Yıllardır devam eden bu dijital anıtta ismi yazılan binlerce kadın var. 

Mahsa Amini kadın mücadelesinde unutmayacağımız bir isim artık. Tüm bu olayların arkasında ise utanmayan ve eylemlerine devam eden yöneticiler, işverenler, devlet mensubu bireyler ve kadınlarını koruyamayan kanunlar var. İdeolojinin işleyişini kitap niteliğinde gösteren bu olaylarda yer alan ve karar veren insanlar asla utanmadı. Söyleyebileceğim tek şey var: utanmazsanız, unutmayacağız ve mücadelemiz hep devam edecek!!