Bir çocuğa inanmamak, anlamak ve iletişim kurmak için çabalamamak, duygu ve fikirlerini ifade etmesi için fırsat vermemek, hatalarını sevgi ve hoşgörüyle karşılamamak en büyük şiddetdir.

Çocuklar gördüğü sevgi ile sever doğayı, insanı, hayvanları ve dünyasını. Sevilmediğini, anlaşılmadığını hisseden çocuk ne dünyasını ne de kendisini sever. Kendini kusurlu, suçlu, çirkin hisssder ve yok olmayı diler.

Bizler de yetişkin bir birey olarak, aile içi ve sosyal ilişkilerimizde anlaşılmak ve sevilmek kaygısını taşımaz mıyız?

Sevilmeyen, fark edilmeyen, hatalarında suçlu-suçsuz aranan çocuk kendini kanıtlamak, anne babasının onayını ve sevgisini kazanmak için mutsuz olduğu işleri yapacak hayatı boyunca. Patronunun onayını, arkadaşının güvenini, eşinin sevgisini hak etmek için mücadele eden ve bunu yaparken kendi doğrularını her defasında yıkan bir bireye dönüşecektir. Demem o ki, ebeveyn olarak sevgi gösterilmeli, anlayış hissettirilmeli, hoşgörü fark edilmeli...

yoksa yitip giden bir çocuklukla, kendini başkaları için harap eden bir gençlik görmeye hazır olun.

Çocukça ve sağlıkla kalın. :)