Dünya gündemi ve ülkemizin gündemi ekonomi ve tasarruf olunca, çevremizde de tasarruf fikirleri havalarda uçuşuyor.

Bunlardan bazıları;

·                  Muhtarlıklar kapatılsın.

·                  Nüfusu 2 bin olan ilçelerimiz  var, buralarda Devlet yapılanması gerekli mi,

·                  Muhtarlar ne iş yapar gibi buna benzer daha nice değerlendirmeler..                                                                  

Muhtarlar, yaklaşık 200 yıldır hizmet veren, merkezi ve yerel yönetimlerle köy / mahalle sakinleri arasında köprü vazifesi gören, sakinlerinin ortak ihtiyaçlarını belirleyip, onların yaşam kalitelerini geliştirmek için merkezi ve yerel yönetimler arasında ilişkilerini yürüten seçilmiş görevlilerdir.
 

Nüfusu az olan ilçelere gelince; 1990-1991 yıllarında her bölgemizde yeni ilçeler kurulmuştur.
O günün şartları ile günümüz arasında oluşan farklılıklar nedeniyle nüfusu azalan  idari birimlerimiz olmuştur.

TÜİK verilerine göre;   2 bin  - 10 bin arası nüfusa sahip onlarca ilçemiz vardır.

Bu ilçelerimizde genel ve yerel idare yapılanmasının getirdiği külfetler, buralarda istihdam edilen çalışanlar, merkezi ve yerel idarenin ihtiyacı olan gayrimenkuller, araç parkları ve diğer giderler değerlendirildiğinde; tasarrufa ihtiyacımız olan bu dönemde kamu kaynakları ciddi ciddi değerlendirilerek yeniden planlanmalıdır.


2 bin  - 10 bin arası nüfuslu bu ilçelerde eğer stratejik önem taşımıyorsa; GÜVENLİK yönünden zorunluluk yoksa her bakanlığın yapılanmasını gerektirecek ne zorunluluk olabilir.

Büyükşehir yasası ile 50-60 bin nüfuslu beldeler bile mahalle oldu ve orta halli bir ilçe büyüklüğünde olan bu mahallelerin  idaresi bağlı bulunduğu ilçe yönetimince yürütülmekte ve mahalle sakinleri ve genel-yerel idare arasındaki iletişim ve temsil mahalle muhtarı tarafından yürütülmektedir.
Ekonomiye külfet olan kurum ve kuruluşlar varsa çağın gereklerine göre modernize edilmelidir. Muhtarlar ekonomiye külfet değil, kurumlarla vatandaş arasında iletişimi sağlayan temsilcidirler.